BOLU Belediye Lideri Tanju Özcan, CHP Genel Lideri Kılıçdaroğlu’nun İngiltere ziyaretinde Amberin Zaman ile görüşmesine değinerek, “Amberin Zaman ile fotoğraf paylaşmasını Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı’na yakıştıramadım. Helalleşmek hoş bir şey lakin herkesle helalleşemezsiniz” dedi.
Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, belediyenin toplantı salonunda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başkan Özcan, CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun İngiltere gezisiyle ilgili olarak, “Amerika gezisini haberlerden izlemiştik. İngiltere gezisini çok takip edemedim. İngiltere’ye niye gitti? İngiltere’de kimlerle görüştü? Bilmiyorum. Lakin Amberin Vakit ile fotoğraf paylaşmasını Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı’na yakıştıramadım. Helalleşmek güzel bir şey ama herkesle helalleşemezsiniz. Biz PKK ile nasıl helalleşeceğiz. Olmaz böyle bir şey. Helalleşilemeyecek şeyler var. Şimdi ‘Dersim Katliamı’ diyor birileri. ‘Dersim Katliamı’ değil, Dersim’de bir ayaklanma çıktı. Devlet de onu bastırması gereken biçimiyle bastırdı. O vakit Pir Sait ayaklanmasını çıkartanlarla da helalleşmek lazım herkesle helalleşilecekse. Hasebiyle ben dışarıdan takip ediyorum” diye konuştu.
Özcan, başörtüsü ile ilgili sorun kalmadığını ifade ederek, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun doğru çıkışları var. Doğru çıkışlar yapıyor. Ama bazen de kamuoyunun anlamadığı, niye yaptı şimdi durup dururken dediği çıkışlar da yapıyor. Mesela başörtüsü meselesi. Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu teklifi uygun niyetle yaptığına eminim. Fakat siyasi sonuçlarını öngörmeden bu öneriyi ortaya attığını düşünüyorum. Başörtüsü ile ilgili bir sorun mu kaldı memlekette? 3,5 yıldır nüfusun yüzde 60’ını CHP’li belediye liderleri yönetiyor. Bir tane belediyede başörtülü diye mobbinge uğrayan, işten çıkartılan birini duydunuz mu? Kapalısı da var, açığı da var. Bu süreçte başını kapatan da var, açan da var. Bu esasen toplumsal bir mutabakat ile çözülmüştü” dedi.Özcan anayasa değişikliği taslağına değinerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Şimdi Erdoğan da getirdi bunu illa anayasa değişikliği diye. Anayasa değişikliği taslağı da çok tuhaf. Sen başörtülü bayanın başörtüsü hakkını korumak için anayasa değiştireceksin. Fakat değişiklik metninde şu var. İnsanların ne giyeceğine ya da ne giymeyeceğine kimse karışamaz diyor. Yarın bir bikinili bayan geldi iş yerine ne yapacaksın? Anayasal garantim var benim dedi. Hiç bu istikametleri düşünülüyor mu? Allah-u Teala’nın emirleri, meri hukukun konusu olamaz. Allah’ın buyruğu doğrultusunda ben başımı kapatmak istiyorum diyen kadıncağıza kimsenin karışma hakkı yok. Şu anda karışan da yok. Bu tartışmaları aştı Türkiye. Ancak yarın bir gün genel ahlak ve adap ile bağdaşmayan kıyafetle iş yerine gelen bir bayan da anayasal garantim var benim, anayasa bana bu hakkı tanıyor dediğinde ne yapacaksın. Yani hiç işi bu taraflarıyla düşünen yok. Biri siyasi rant devşirmeye çalışıyor. Ben bu seçimi kaybetmemek için başörtüsü üzere bir mevzuyu da referandum yapayım diyor. Oburu de onun yolunu açıyor. Şaşkınlıkla izliyorum.”
